CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar, Bolu Kartalkaya'daki Grand Kartal Otel yangınında hayatını kaybeden 78 vatandaş ve yaralanan 51 vatandaş için derin üzüntülerini dile getirdi. Atalar, 2025'in "Aile Yılı" ilan edilmesine rağmen, bu yılın sorumsuzluklarla yok edilen ailelerin yaslarıyla başladığını vurguladı. Yangının, ihmaller ve çıkar çatışmalarıyla gölgelendiğini belirten Atalar, sorumluluk alması gerekenlerin hayatlarına hiçbir şey olmamış gibi devam ettiğini sert bir dille eleştirdi. Bu acı olay, sadece bir otelin değil, aynı zamanda Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın sistematik başarısızlıklarını ve sorumluluk anlayışının yokluğunu gözler önüne serdi. Atalar, yetkililerin olayı inceleme ve sorumluluklarını belirleme konusunda yetersiz kaldıklarını da sözlerine ekledi.
Bakanlığın Yetki ve Sorumlulukları Sorunlu
2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu'na göre; belgelendirme başvurusunda bulunan işletmelerin denetimi, belgeli yatırım ve işletmelerin niteliklerinin denetimi ve işletmelerin sınıflandırılmasının yetki, görev ve sorumluluğunun, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nda olduğunu hatırlatan Atalar, Mehmet Nuri Ersoy'un yangın söndürülmeden önce sorumluluğu yönlendirme çabalarını eleştirdi. Bakan Ersoy'un, otelin 2021 ve 2024 yıllarında denetimlerinin yapıldığını ve yeterliliklerinin itfaiye tarafından yapılması gerektiğini söylemesini hatırlatan Atalar, Bakanın ya kendi bakanlığının yetki ve sorumluluk alanını bilmediğini ya da bu facianın sorumluluğunu almamak için bildiklerini çarpıttığını öne sürdü. Bu durum, bakanlığın işleyişinde ciddi sorunlar olduğunun bir göstergesidir. Atalar, acil ve kapsamlı bir incelemenin gerekliliğinin altını çizdi.
Otelin Konumu ve Bakanlığın Sorumluluğu
Otelin Bolu Belediyesi veya herhangi bir belediyenin sınırları içinde bulunmadığını, Köroğlu Dağları'nda, 1982 yılında kış temalı 'Kültür ve Turizm Koruma Gelişim Bölgesi' ilan edilen Kartalkaya mevkisinde yer aldığını belirten Atalar, bu turistik tesiste meydana gelen yangından Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın sorumluluğunun olmaması mümkün mü sorusunu yöneltti. Bakanlığın, bu bölgedeki işletmelerin güvenliğini sağlamak ve denetlemek gibi birincil sorumluluğu bulunmaktadır. Bu sorumluluğun yerine getirilmemesinin ciddi sonuçlar doğurduğunu ve sorumluların hesap vermesi gerektiğini vurguladı. Atalar, olayla ilgili şeffaf ve detaylı bir soruşturma başlatılmasını istedi.