Aile İçi Şiddet Trajedisi

Ankara'da yaşanan korkunç bir olayda, eşini ve kayınpederini öldüren, kayınvalidesini de yaralayan bir şahıs, ağır bir ceza aldı. 17 Mayıs tarihinde meydana gelen olayda, şüpheli Aykut Demir (34), eşi Gülşen Demir (32) ve kayınpederi Mehmet Yılmaz ile tartışmasının ardından mutfaktan aldığı bıçakla onları ağır şekilde yaraladı. Yaralı olarak hastaneye kaldırılan Gülşen Demir ve Mehmet Yılmaz, yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Aynı bıçak darbelerini alan kayınvalide ise ağır yaralı olarak kurtuldu. Şüpheli Demir, olay yerinden kaçmaya çalışırken yakalandı ve tutuklandı. Olay, aile bireyleri arasında yaşanan uzun süredir devam eden gerginliğin sonucu olarak değerlendiriliyor. Polis ekiplerinin olay yerinde yaptığı incelemelerde olayı tetikleyen unsurlar belirlenirken, komşuların ifadelerine de başvuruldu. Olay, Ankara'da büyük bir üzüntü ve infial yarattı.

Mahkeme Kararı

Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, Aykut Demir hakkında "eşe karşı kasten öldürme", "kasten öldürme" ve "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarından dava açıldı. Savcılık, sanık Demir için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti. Uzun süren duruşmaların ardından mahkeme, sanık Demir'i suçlu buldu. Mahkeme heyeti, haksız tahrik ve diğer etkenleri göz önünde bulundurarak, sanık Demir'e toplamda 54 yıl 2 ay hapis cezası verdi. Ceza, kamuoyunda şaşkınlık ve tartışmalara neden oldu. Bazı çevreler verilen cezanın yetersiz olduğunu söylerken, diğerleri ise adaletin yerini bulduğunu savundu. Bu olay, aile içi şiddetin korkunç sonuçlarını bir kez daha gözler önüne serdi. Olayın ayrıntıları ve mahkemenin gerekçesi, kamuoyunda uzun süre tartışılacak gibi gözüküyor.

Sanığın Savunması

Duruşmada ifade veren Aykut Demir, eşinin kendisini aldattığını ve başka bir erkekle ilişki yaşadığını iddia etti. Demir, "Gülşen bana ihanet etti, başka birine 'Senin kadınınım' diye mesajlar attı. Bunları kaldıramadım" diyerek kendini savundu. Ancak mahkeme heyeti, sanığın savunmasını kabul etmedi. Mahkeme kararında, sanığın eyleminin ağır ve kabul edilemez olduğu belirtildi. Olayın Ankara'daki aile içi şiddet istatistiklerini de etkileyeceği tahmin ediliyor. Bu trajik olay, aile içi iletişimin ve şiddetin önlenmesi konusunda toplumun daha duyarlı olması gerektiğini bir kez daha gösterdi. Olay, ilgili kurumların aile içi şiddetle mücadele çalışmalarını gözden geçirmesi için bir fırsat olarak değerlendirilebilir.